Diyelim ki memursunuz ve dört gözle beklediğiniz ayın 15′i mübarek Cuma gününe denk geldi. Paranızı çekmek istiyorsunuz. Banka paranız üzerinden kazanabildiği kadar faiz kazanmak istediği için, 1000 tl üzeri para çekemeseniz de, 1000 tl acil olarak size lazım oldu. Gittiniz bankamatiğe para yok! Diyelim arabayla benzin yakarak gittiniz daha uzak bir bankamatiğe yine para yok! İnternet bankacılığından EFT yapmak istiyorsunuz maaş hesabınız olmasına ve para kesilmemesi gerektiği halde 3 tl gibi minicik bir kesinti oluyor. Hadi kızdınız onu da kabul etmediniz şimdi kaldınız mı parasız? Adamların hesabı haftasonu ne kadar gecelik faiz yiyebiliriz diye! Yazıklar olsun bunlara! Zaten Bankaların ne rezalet olduklarını biliyorduk da, Akbank’ın rezaletin rezaleti olduğunu yeni öğrenmiş oluyorduk!
Peki devlet kurumlarına ne demeli? Üstünüzdeki kurumlar banka ile faiz parasını paylaşarak kuruma menfaat sağlamak için sizin adınıza toplu sözleşmeler yapıyor! Örneğin Milli Eğitim kurumundaki memurlar ekders ücretlerini bankanın kafası ne zaman eserse o zaman alabiliyorlar!
Bankaların hesabını veremeyecekleri günahları yetmiyormuş gibi, bir de samimi müslümaları günaha sokuyorlar. Nasıl mı? Banka anlaşma karşılığı sus payı olarak promosyon adı altında çok cüzi bir faiz parasını maaş alan vatandaşa veriyor. Peki şeytandan kaçtığı gibi faizden kaçan dindar bir vatandaş, bu faiz parasını ne yapacak? Çoluk çocuklarına yedirse, o çocuklardan hayır gelir mi? Almasa da bankada bıraksa, bu bankanın işine gelmez mi? Hayır olarak verse hayır olup olmayacağı süpheli! Ne yapsın yani o paraya tuvalet kağıdı alıp kullansın mı? İşte bunlar böyle günaha sokarlar adamı! Bunların kökünü kazımak gerek kökünü!
Velhasıl, kimse bahsetmesin bize bu ülkede demokrasiden, hak hukuktan! Müslüman devlet görevlilerimizin, vatandaşı bankanın baskısından kurtarmak için bir çalışmaları var mı?
Peki devlet kurumlarına ne demeli? Üstünüzdeki kurumlar banka ile faiz parasını paylaşarak kuruma menfaat sağlamak için sizin adınıza toplu sözleşmeler yapıyor! Örneğin Milli Eğitim kurumundaki memurlar ekders ücretlerini bankanın kafası ne zaman eserse o zaman alabiliyorlar!
Bankaların hesabını veremeyecekleri günahları yetmiyormuş gibi, bir de samimi müslümaları günaha sokuyorlar. Nasıl mı? Banka anlaşma karşılığı sus payı olarak promosyon adı altında çok cüzi bir faiz parasını maaş alan vatandaşa veriyor. Peki şeytandan kaçtığı gibi faizden kaçan dindar bir vatandaş, bu faiz parasını ne yapacak? Çoluk çocuklarına yedirse, o çocuklardan hayır gelir mi? Almasa da bankada bıraksa, bu bankanın işine gelmez mi? Hayır olarak verse hayır olup olmayacağı süpheli! Ne yapsın yani o paraya tuvalet kağıdı alıp kullansın mı? İşte bunlar böyle günaha sokarlar adamı! Bunların kökünü kazımak gerek kökünü!
Velhasıl, kimse bahsetmesin bize bu ülkede demokrasiden, hak hukuktan! Müslüman devlet görevlilerimizin, vatandaşı bankanın baskısından kurtarmak için bir çalışmaları var mı?
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder