Dawkins aynı zamanda Oxford üniversitesinde eskiden görev yapmış profesördür. İşin enteresan tarafı “İngiliz Anglikan Kilisesinin okulları konusunda endişeli değilim, asıl problem Müslümanların okullarının yayılması.” diyor Daily Telegraph’a verdiği demeçte.

Hayatını ateizm propogandasına adayan evrimci biyolog Richard Dawkins,
bilim silahını kullanarak milyonlarca insanı ateizm cehennemine çekiyor.
Bak sen, Anglikan Kilisesinin okullarında çocuklara evrim teorisi öğretip dinazor iskeleti inceletiyorlar sanki. Bir ateist gerçekten samimi bir atesit ise, tüm dinlere karşı aynı mesafede olması gerekmiyor mu? Sıradan bir blogcu filan değil bu şahsiyet. Dikkat çekmeye de çalışmaz, zira Amerika’da milyonlar okur kitaplarını. Arkasında koskoca “bilim merkezleri, anlı şanlı üniversiteler” var.
Gerçekten hayatını ateizme, Hristiyan görüşü ile mücadele etmeye adayan birisinin özellikle bu aralar kalkıp, “Hristiyan okullarının yaygınlaşması değil, asıl problem Müslüman okullarıdır” diyorsa, dünya medya ve bilim mayfalarını elinde tutanlar öyle istemiştir, o kadar basit.
Bu zihniyetler 18.yüzyıldan itibaren Avrupa’da Hristiyanlığı çökertmek için aydınlanma, pozitivizm gibi sözde bilimsel masalları ideolojik bir propaganda aracı olarak kullandılar. Artık internet herkesin altında, dileyen arattırsın baksın. Meşhur diye sürekli gündemde tutulan son iki yüz yılın bilimadamlarının yetiştirildiği, ilim irfan yuvası olarak atfedilen “köklü” ve halk arasında zorla saygın olduğu fikri medya propagandası ile, faşizan bir şekilde kabul ettirilen üniversitelerin hepsinin kurucuların üst düzey farmason olması acaba tesadüf mü? Şimdi aynı zihniyetin, çağın ruhuna, daha doğrusu modasına uygun bir şekilde İslam’la uğraşmasına şaşmamalı.
İslama Yöneliş İngilizleri Rahatsız Ediyor
Genel anlamda konuşacak olursak, damarlarındaki asil, o da yetmezse soylu, o da yetmezse royal kandan dolayı mıdır bilinmez, İngilizlerin, özellikle “aydın” takımının doğu kültürlerine karşı hep kibirli ve tepeden baktığı bir gerçek. Bu şarkiyatçılık zihniyeti öylesine ruhlarına işlemiştir ki, yeri geldiği zaman, yeter ki İslam karşıtlığı yapılsın, en azılı ateist bile Hristiyan misyonerliği savunur.
Richard Dawkins denen sürekli ülke ülke konferans verdirilen, azılı ateist propagandacı, bilim cemiyetlerinin yere göğe sığdıramadığı sözde evrim teorisyeni, daha önceden her fırsat buldukça İslam’a hakaret etmişti, biz de yazmıştık. Bu aralar herhalde çaptan düşmüş olacak ki, İngiliz basının dikkatini çekmeye çalışıyor yine: “Ben ateist olduğum için Hristiyanlığa karşıyım, ancak Afrika’da İslam yayılacağına, ve biz ateistlerin oralara gidip tren yolu yapıp, hastahane açmayacağımıza göre, Afrika’daki her türlü misyonerlik faaliyetini destekliyorum.” diye açıklama yapmış. Aslında bu tarz kafalarının içinin ne kadar örümcek ağı ile dolduğunu ne kadar güzel gösteriyor bu laflar.
Bir kere ateistlerin kimseye bir faydası olmadığını itiraf etmiş oluyor. Ancak asıl vurgulamak istediğimiz, sömürgeci zihniyet ne olursa olsun aynı olduğundan, yeri geldiğinde bu sözde bilimsellik tutkunları, İngiliz milli çıkarları için bütün görünüşteki ilkelerini çiğnerler. Ateisti bile Hristiyan misyonerlerin sömürge faaliyetini destekler.
Bazı çarpık kafalar, aman efendim Afrika kıtasına medeniyet götürdüler ama diyecektir, sözü fazla uzatmadan İngiliz misyonerlerin mesela, tren yolu inşa etme faaliyetlerinden bir örnek verelim. Bu hainler, Mısır ve Sudan ülkelerine 19. yüzyılda demiryolu döşemişlerdir, doğrudur, fakat öyle ayarlamışlardır ki, ta sınır ucuna getirseler bile, demiryolu ile Mısır ve Sudan’ı birbirlerine bağlamamışlardır, olur da iki ülke kendilerinden bağımsız birbirleriyle ticaret yapar filan diye. Oysa asıl dert, her iki ülkeyi ayrı ayrı sömürmektir, tren yolu kullanarak, kendi çıkardıkları madenleri, kendi gemilerine yüklemektir amaç. İşte bunların “medeniyet” götürme projeleri budur, yeri geldiğinde, ateist-bilim adamları bile bu zihniyeti destekler.
Aynı Richard Dawkins, son zamanlarda İngiliz basınında sık sık çıkan “İslama geçen İngilizlerin sayısı her geçen gün artıyor” haberlerine fena bozulmuş. Özellikle İngiliz genç hanımlar arasında İslam’a geçme eğilimin önüne geçilmesi gerektiğini söylüyor. “Böyle kadınları anlamıyorum, bir insan kendi özgür iradesi ile nasıl böyle bir şey yapar da İslam’ı seçer? Bu büyük bir aptallık.” diyor.

Tüm dünyada olduğu gibi Avrupada da İslam hızla yayılıyor,
ve böylece ateistlerin niyeti başka yerlere kayıyor.
Ülkemizde bazı medyalarımız tarafından kendisinden bahsedildiğinde “Dünyaca ünlü saygın İngiliz bilim adamı” diye etiketlendirilen Richard Dawkins böyle biri işte.
Yavaş yavaş, böyle militan ateistlerin yetiştirildikleri bu “bilim yuvalarının” aslında birer siyasi proje olduğunu, 19.yüzyılda, Anglo-Sakson zihniyeti daha rahat dünyayı sömürsün diye sözde ulvi ve kutsal bir “bilimsellik” zırvalığı icad edip, onun arkasına saklanıp, her türlü emperyal kurnazlık tasarladıklarını anlatırız ilerde kısmetse. Yeter ki son yüzyılın tarihini iyi okuyalım ve insanoğlunun 20.yüzyılda başına gelen her türlü siyasal ve sosyal kaosda mutlaka bir İngiliz parmağı olduğunu iyice idrak edelim.
(Barış Tarımcıoğlu)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder